Güzel Dinimiz İslamiyet

SETR-İ AVRET ve KADINLARIN ÖRTÜNMESİ

Mükellef olan, yâni âkıl ve bâliğ olan insanın namaz kılarken açması veya her zaman başkasına göstermesi ve başkasının bakması harâm olan yerlerine (Avret mahalli) denir.

Erkeğin ve kadının avret mahallini örtmesi, hicretin üçüncü senesinde gelen, (Ahzâb) ve beşinci senesinde gelen (Nûr) sûrelerinde emr olundu.

Hür olan kadınların ellerinden ve yüzlerinden başka her yerleri, bilekleri, sarkan saçları ve ayaklarının altı, namaz için Hanefî’de avretdir. Ellerin üstü avret değildir diyen kıymetli kitâblar çokdur. Bunlara göre, kadınların bileklerine kadar ellerinin üstü açık kılmaları câiz olur. Fakat, kitâbların hepsine uymuş olmak için, kadınların elleri örtecek kadar uzun kollu namazlık veya geniş baş örtüsü ile elleri örtülü olarak kılmaları, daha iyi olur. Kadınların ayakları namazda avret değildir diyen de varsa da, bu âlimler de, namazda örtmesi sünnet, açması mekrûhdur dedi. [Sarkan saçın da, ayak gibi olduğu (Kâdıhân)da yazılıdır.]

Erkeğin veya kadının avret uzuvlarından herhangi birinin dörtde biri, bir rükûn açık kalırsa, namaz bozulur. Azı açılırsa bozulmaz. Namazı mekrûh olur. Meselâ, ayağının dörtde biri açık olan kadının namazı sahîh olmaz. Kendisi açarsa hemen bozulur. (Umdet-ül-islâm)da diyor ki, (Kadının topuk kemiği veya bileği veya boynu veya saçı açık olarak kıldığı namazı sahîh olmaz. İnce olup içindeki uzvun şekli veya rengi görünen kumaş, yok demekdir.) Şâfi’îde kadının iki elinden ve yüzünden başka heryeri her zaman avretdir.

İbni Âbidîn “rahmetullahi aleyh”, (Redd-ül-muhtâr)da buyuruyor ki:

Avret yerini örtmek, namazda da, namaz dışında da farzdır. İpek ve gasb edilmiş, çalınmış kumaşla örtülü olarak namaz kılmak tahrîmen mekrûhdur. Hiçbirşey bulamıyan bir erkeğin, yalnız ipek bulunca, ipekle de örtmesi lâzım olur. Yalnız iken kılarken de, örtmek farzdır. Temiz elbisesi bulunan kimsenin karanlıkda, yalnız iken de çıplak kılması câiz değildir. Kadınların, namaz dışında, yalnız iken, diz ve göbek arasını örtmesi farz olup, sırtını ve karnını örtmesi vâcib, başka yerlerini örtmesi edebdir. Evde yalnız iken, başı açık dolaşabilir. Görünmesi câiz olan onsekiz erkek yanında, ince baş örtüsü örtmeleri evlâdır. İyi olur. Yalnız iken avret yeri, ancak özür ile açılabilir. Meselâ helâda açılır. Yalnız olarak gusl abdesti alırken açmak mekrûh olur veya câizdir veya küçük yerde câiz olur da denildi. Namaz dışında, necâsetli elbise ile de örtünmek lâzım olur.

(El-fıkh-u-alel-mezâhibil-erbe’a)da diyor ki, (Erkeklerin ve kadınların namazda örtmeleri farz olan ve erkeklerin erkeklere ve kadınlara ve kadınların mahremlerine göstermeleri harâm olan yerleri, dört mezhebde aynı değildir. Fakat, kadınların yüzlerinden ve avuç içlerinden ve dışlarından başka yerlerini yabancı erkeklere ve müslüman olmıyan kadınlara göstermeleri ve bunların bakmaları üç mezhebde de harâmdır. Ancak, Şâfi’îde, fitneye sebeb olacağı zaman, yüzü ve elleri de, yabancı erkekler arasında avret olur.) Kadınların, yabancı erkeklere yalnız yüzünü ve avuçlarını açması câiz ise de, erkeklerin, müslüman olsun, kâfir olsun, yabancı kadınların yüzlerine ve avuçlarına şehvet ile bakması câiz değildir. Kadınların bakması câiz olan yerlerine, meselâ yabancı kadınların yüzlerine, avuçlarına ve avret yerlerinin resimlerine ve konuşan çocukların avret yerlerine, lüzûmsuz olarak şehvetsiz bakmak mekrûhdur. Konuşmağa

başlamamış olan küçük çocukların avret mahalli, yalnız sev’eteyndir.

Erkek çocukların, on yaşına kadar, kızların ise, gösterişli oluncıya kadar galîz avretlerine, bundan sonra, bütün avret yerlerine bakmak câiz değildir.

Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem”, (Yabancı kadınların, yüzlerine şehvet ile bakanların gözlerine, kıyâmet günü ergimiş kızgın kurşun dökülecekdir) buyurdu. (Birgivî vasıyyetnâmesi)ni şerh eden, Kâdî zâde, göz âfetlerini anlatırken diyor ki, Nûr sûresi, 30. âyet-i kerîmesinde meâlen, (Ey Resûlüm “sallallahü aleyhi ve sellem”! Mü’minlere söyle, harâma bakmasınlar ve avret yerlerini harâmdan korusunlar! Îmânı olan kadınlara da söyle, harâma bakmasınlar ve avret yerlerini harâm işlemekden korusunlar!) buyuruldu.

(Rıyâd-un-nâsıhîn)de diyor ki, Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” vedâ’ haccında: (Yabancı kadına şehvet ile bakan bir kimsenin gözleri ateşle doldurulup, sonra Cehenneme atılacakdır. Yabancı kadın ile toka edenin kolları ensesinden bağlanıp, Cehenneme sokulacakdır. Yabancı kadın ile, lüzûmsuz yere şehvet ile konuşanlar, her kelimesi için, bin sene Cehennemde kalacakdır) buyurdu. Bir hadîs-i şerîfde buyurdu ki: (Komşu kadına ve arkadaşların kadınlarına şehvet ile bakmak, yabancı kadınlara bakmakdan on kat daha günâhdır. Evli kadınlara bakmak, kızlara bakmakdan bin kat daha çok günâhdır. Zinâ günâhları da böyledir.)

Berîka kitâbında diyor ki, (Üç şey, göze cilâ verir: Yeşilliğe, akar suya ve güzel yüze bakmak) ve (Üç şey gözü kuvvetlendirir. Sürme çekmek, yeşilliğe ve güzel yüze bakmak) hadîs-i şerîfleri, bakması helâl olan kimselere bakmanın faydasını bildirmekdedir. Yoksa, yabancı kadınlara, kızlara bakmak, gözü zayıflatır ve kalbi karartır. Hâkim, Beyhekî ve Ebû Dâvüd bildiriyorlar ki, Ebû Ümâmenin “radıyallahü anh” bildirdiği hadîs-i merfû’da, (Yabancı bir kızı görüp de, Allahü teâlânın azâbından korkarak, başını ondan çeviren kimseye Allahü teâlâ ibâdetlerin tadını duyurur) buyuruldu. İlk görmesi afv olunur. Bir hadîs-i şerîfde, (Allah için yapılan cihâdda düşmanı gözleyen veya Allah korkusundan ağlıyan veya harâmlara bakmıyan gözler, kıyâmetde Cehennem ateşini görmeyeceklerdir) buyuruldu.

7 veya 10 yaşında olan gösterişli kızlar ve 15 yaşını dolduran veya bâliğa olan bütün kızlar, kadın hükmündedir. Böyle kızların başları, saçları, kolları, bacakları açık olarak, yabancı erkeklere görünmeleri ve erkeklere tegannî etmeleri, onlarla yumuşak, cilveli konuşmaları harâm olur. Kadınların, yabancı erkeklerle, alışveriş gibi, ihtiyâc olduğu zaman, fitneye sebeb olmıyacak şekilde, sert konuşması câizdir. Erkekler arasında yüzünü açmaları da böyledir. Kadınların, başı, saçı, kolları, bacakları açık sokağa çıkmaları ve yabancı erkeklere, lüzûmsuz yere, seslerini duyurmaları, erkeklere şarkı söylemeleri, plâk ile, film ile de duyurmaları, Kur’ân-ı kerîm, mevlid, ezân okuyarak duyurmaları büyük günâhdır. Kadınların, kızların ince, dar veya kürklü örtü ile ve küpe, gerdanlık gibi ziynet eşyâsı açık olarak ve erkekler gibi giyinerek ve saçlarını erkekler gibi tıraş ederek sokağa çıkmaları harâmdır. Bunun için, geniş bile olsa, pantalon ile örtünmeleri de câiz değildir. Pantalon, erkek elbisesidir. (Tergîb-üs-salât)daki hadîs-i şerîflerde meâlen, (Örtülü olan çıplaklara ve erkek gibi giyinen kadınlara  ve kadın gibi giyinen, süslenen erkeklere lanet edildi.) Hele dar pantalon, erkeklere de câiz değildir. Çünkü, kaba yerleri dışardan belli olmakdadır. Bundan başka, kadınların pantalon giymeleri eskiden de, şimdi de İslâm âdeti değildir. Dinsizlerden, İslâm tesettürünü bilmiyenlerden gelmekdedir. Harâmlar yayılsa, yerleşseler de, İslâm âdeti olamazlar. Kâfirlere benzeyenin, onlardan olacağı, hadîs-i şerîfle bildirilmişdir. Pantalon, manto altına giyilebilir ise de, mantonun pantalon yokmuş gibi dizleri örtmesi lâzımdır. Şalvar, çok geniş olduğu için, âdet olan yerlerde, kadınlar için de, iyi bir örtü olur. Âdet olmıyan yerlerde fitneye sebeb olursa, kullanması câiz olmaz.

Kâdî Senâullah-ı Pâni-pütî, Şâh Veliyyullah-ı Dehlevînin (Tefhîmat) kitâbı sonundaki yedinci vasıyyetini açıklarken; gömlekle ve peştemal sararak ve nalın giyerek ve benzeri şeylerle sokağa çıkmak, eskiden İslâm âdeti idi. Şimdi, bu âdetin bulunmadığı yerlerde, bunlarla sokağa çıkmak, gösteriş olur. Peygamber efendimiz “sallallahü aleyhi ve sellem”, gösterişi, şöhret yapmağı yasak etmişdir. (Mü’minlerin âdeti olan şeylerle örtünmelidir. Ayrılık yapmamalıdır) buyuruyor. Geniş manto ile örtünmek âdet olan yerlerde, kadının çarşafla sokağa çıkması da böyledir. Ayrıca, İslâm örtüsü ile alay edilmesine sebeb olarak, günâh da olur.

Cam gibi, naylon gibi, altının rengi görünen şey ile, örtü olmaz. Örtü dar olup veya bol ise de, herhangi avret yerine yapışıp uzvun belli olması, namaza zarar vermez. Fakat, böyle, başkalarına karşı örtülmüş olmaz. Başkasının, böyle belli olan kaba avretine bakmak harâmdır. Erkeklerin (Sev’eteyn) denilen ön ve arka uzuvları ve kaba etleri (Kaba avret)dir. Yorgan altında çıplak yatan bir hasta, başı yorgan içinde iken, îmâ ile namaz kılınca, çıplak kılmış olur. Başını yorgandan dışarı çıkarıp kılarsa, yorganla örtülü kılmış olup, câiz olur. İnsanın örtünmesi değil, avret yerinin örtünmesi şartdır. Karanlıkda, yalnız odada, kapalı çadırda çıplak kılmak câiz değildir.

Avret yerini örtmekden âciz kalan kimse, namazda oturduğu gibi veya daha iyisi, ayaklarını kıbleye uzatıp, elleri ile önünü örtüp, îmâ ile kılar. Çünkü, avret yerini örtmek, namazın diğer farzlarından daha mühimdir. [Görülüyor ki, çıplak kalanın da, namazı vaktinde kılması, kazâya bırakmaması lâzımdır. Tenbellikle kılmıyanların ve kazâ namazlarını ödemiyenlerin, büyük suç altında sorumlu olduklarını, buradan da anlamalıdır.] Çıplak olan, yanında bulunanlardan örtü ister. Söz verilirse, vaktin sonuna kadar bekler. Su olmayınca, suyu ümmîd edenin de vaktin sonuna kadar, su beklemesi, ancak bundan sonra teyemmüm etmesi lâzımdır. Parası olanın su ve örtü alması lâzımdır. Dörtde birinden azı temiz olan örtüden başka birşey bulamıyan kimsenin, bu örtü ile kılması veya oturup îmâ ile kılması câiz olup, dörtde biri temiz olan örtü ile, ayakda kılması lâzımdır ve namazını iâde etmez.

Erkek, nikâhla alması ebedî, sonsuz harâm olan onsekiz kadının ve başkasının câriyelerinin başına, yüzüne, gerdanına, kollarına, dizden aşağı bacağına, şehvetden emîn ise, bakabilir. Kadınların göğüslerine, koltuk ve yanlarına [böğürlerine], uyluk ve dizlerine ve sırtına bakamaz. Buralarına da (Galîz) yâni (Kaba avret) yerleri denir. Her kadının, buralarını namazda, yabancı erkeklerin yanında, şekli belli olmamak üzere geniş olarak örtmeleri lâzımdır.

Bizimle iletişim geçin.

İletişim

Hanımlara Rehber Bilgiler

     Görüş ve önerileriniz bizim için değerlidir! Amacımız size her zaman daha iyi hizmet verebilmektir.

     Bizimle paylaşmak istediğiniz görüş, öneri ya da şikayetiniz varsa ilgili "İletişim Formu"nu doldurarak bize iletebilirsiniz. Bildiriminizi en kısa sürede değerlendirip size geri döneceğiz.

Takip Edin!

Bizi sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilir ve e-posta yolu ile iletişime geçebilirsiniz.

İletişim Formu