Güzel Dinimiz İslamiyet

MİSAFİR HAKKI VE MİSAFİRPERVERLİK

Ziyaret maksadı ile eve gelen misafire ikram etmek, bizzat hizmetinde bulunmak, onu aç bırakmamak ve istirahatını temin etmek, Allahü teâlânın beğendiği güzel bir huydur. Bu, cömertlerin âdeti olup, Cennetliklerin alâmetlerindendir. Gerekirse, kendisi aç durup, misafire yedirmek, cömert olan misafirperverin hâlidir.

Misafirin gelişinde, ev sahibi için bereket ve hayır vardır. Bunu ni’met bilmelidir. Misafir, rızkı ile gelir. Peygamberler, veliler ve bütün sâlih müslümanlar, evlerini ve sofralarını bereketlendirmek için misafiri dört gözle beklemişler, onu baş tacı etmişlerdir. Evlerine geleni “Allah misafiri” bilmişlerdir. Peygamberlerden İbrahim aleyhisselâmın, günlerce misafir beklediği, misafir gelmeden yemek yemediği meşhurdur.

Misafire ikramda, cimrilik yapmamalıdır. Misafire dört şeyi vermeyen, ona zulüm, haksızlık etmiş olur. Bu dört şey; ekmek, su, tuz ve hararet (sıcaklık) olup hayatın devamı bunlara bağlıdır. Misafir, bunları vermeyen ev sahibinden şikayetçi olabilir.

Misafire yemeği getirmede acele etmelidir, bekletmemelidir. Evinde bulunan çoluk çocuğunun payını bırakmalı, kalblerinden misafirlere karşı kötü düşüncelerin geçmesini bu yolla önlemelidir.

Misafire eli açık, güler yüzlü, tatlı sözlü olmalıdır. Misafirin yanında ve her zaman, ev halkına ağır, dokunaklı söz söylememelidir. İçinde sövme, ayıplama olmayan şaka, latife yapılabilir.

Misafir gideceği zaman kalkıp, kapıya kadar uğurlamalıdır. Kusurumuza bakmayın, yine bekleriz gibi sözler söylemelidir.

Misafirperverliğin faziletini, üstünlüğünü bildiren bir hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:

(Allahü teâlâ bir eve, bir misafir göndermek dilediği zaman, ondan önce bir meleği, beyaz bir kuş suretinde oraya gönderir. Gelir, o evin kapısı eşiği üzerinde durur. “Ey ev halkı, esselâmü aleyküm” der. Ona Cebrâîl aleyhisselâm cevap verir ve, “Senin bu ev sahibi ile ne işin var?” der. O melek, “Beni buraya elbette Allahü teâlâ gönderdi. Ona selâm söylüyor ve buyuruyor ki, filân kimse sana misafir olarak geliyor. Bu ona Allahü teâlânın Cennetten ihsân ettiği kırk günlük berekettir.” Cebrâîl aleyhisselâm onu tutar ve o evin içine sokar. O meleğin ağzında bir pusula, “kâğıt parçası” bulunur. Cebrâîl aleyhisselâm, “Bu nedir?” der. “Bu, Allahü teâlânın bu hane halkı için yazmış olduğu Cehennem ateşinden kurtulma senedidir” der.)

Ev sahibi, misafirine kendisi hizmet etmelidir. Misafir olan evde, melekler ayakta durur.

Bir gün Hazret-i Ömer’e bir misafir gelmişti. Kalkıp ikram için, ona, kendisi hizmet etti. Sebebini sorduklarında:

- Resûlullah efendimizden duydum, buyurmuşlardı ki: (İçerde misafir bulunan evde, melekler ayakta dururlar.) Meleklerin ayakta olduğu yerde, oturmaktan hayâ ederim. Misafire hizmet ettirmek, mürüvvetsizlik olur, insafa yakışmaz.

Bizimle iletişim geçin.

İletişim

Hanımlara Rehber Bilgiler

     Görüş ve önerileriniz bizim için değerlidir! Amacımız size her zaman daha iyi hizmet verebilmektir.

     Bizimle paylaşmak istediğiniz görüş, öneri ya da şikayetiniz varsa ilgili "İletişim Formu"nu doldurarak bize iletebilirsiniz. Bildiriminizi en kısa sürede değerlendirip size geri döneceğiz.

Takip Edin!

Bizi sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilir ve e-posta yolu ile iletişime geçebilirsiniz.

İletişim Formu