İnsanlardaki kötülükler, meleklerde yoktur. Allahü teâlânın emirlerine itâat ederler. Hiç günâh işlemezler. Çünkü onlarda, kötülük işlemeye sebep olan nefs-i emmâre yaratılmamıştır. Yemeğe ve içmeğe de ihtiyaçları yoktur. Kötü huylardan hiçbiri bunlarda bulunmaz.

Meleklerin cisimleri, gaz hâlinden daha lâtiftirler. Her şekle girebilirler. Gazlar, sıvı ve katı olduğu gibi ve katı olunca şekil aldığı gibi, melekler de güzel şekiller alabilirler. Melekler, büyük insanların bedeninden ayrılan ruhlar değildirler. Cisimdirler.

Allahü teâlâ, meleklerin hepsini sever. Melekler için Tahrîm sûresi 6. âyetinin son kısmında meâlen, (Melekler, emr olundukları şeyde Allahü teâlâya karşı gelmezler ve emr olundukları şeyi yaparlar) buyuruluyor. İbâdet yapmakta tenbellik, gevşeklik ve usanma göstermezler. Enbiyâ sûresi 20. âyetinde meâlen, (Gece ve gündüz hep Allahü teâlâyı tesbih ederler, usanmazlar) buyuruldu.

Meleklerin kanatları vardır. Bazısının iki, bazısının dört veya daha çok kanadı vardır. Her hayvanın kanadı ve uçakların kanatları, kendilerinin yapısında olup, birbirine benzemediği gibi, meleklerin kanadı da kendi cinslerindendir. İnsan, görmediği ve bilmediği bir şeyin adını işitince, bunu bildiği şeyler gibi sanıp, aldanır. Meleklerin kanatları vardır. Fakat nasıl olduğu bilinmez. Kiliselerde ve bazı mecmua ve filmlerde, melek diye görülen kanatlı kadın resimleri uydurmadır.

Meleklerin varlığını inkâr etmek, onlara düşman olarak, Allahü teâlâya karşı gelmek olur. Bekara sûresi 92. âyetinde meâlen, (Kim ki, Allah’a, meleklerine, Peygamberine, Cebraîle ve Mikâîle düşman olursa, bilsin ki, Allah kâfirlerin düşmanıdır) buyuruldu.