Güzel Dinimiz İslamiyet

Maşite Hâtun’un Îmânı “rahmetullahi aleyhâ”

Firavun’un hazine işleriyle görevli bir veziri, bunun da Maşite adında bir hanımı vardı. Firavun’un kızının dadılığını yapıyordu. Kendisi Mûsâ aleyhisselâmın dinine inandığı hâlde îmânını gizliyor, ibâdetlerini de gizli yapıyordu.

Maşite Hâtun birgün hamamda Firavun ‘un kızının saçını tararken, tarak yere düştü. Bunu yerden alırken gayri ihtiyari olarak ağzından şu sözler çıktı: ‘’Bismillahirrahmanirrahim” yâni, “Rahman ve rahim olan Allahın adıyla” Firavun’un kızı bu söze kızarak dedi ki:

-  Ey dadı! Bu nasıl sözdür. Benim babamdan başka tanrı mı vardır? Babamın adını değil de, bir başkasının adını nasıl söylersin?

-  Evet yavrum Allah vardır. Hem yeri, göğü ve içindekileri yoktan var eden, seni beni, babanı ve bütün varlıkları yaratan bir Allah vardır. Ben bir olan Allah’a inanıyorum.

Firavun’un kızı bu sözlere daha da kızarak dedi ki:

- Seni babama şikâyet edeceğim. Hakettiğin cezâya çarptırılacaksın. Doğruca babasının yanına gidip olanları söyledi.

Firavun Maşite Hâtun’u yanına getirterek dedi ki:

-  Sen benden başka bir tanrıya inanıyormuşsun. Söyle, benden başka yer yüzünde tanrı var mıdır?

-  Hâşâ! Ey Firavun sen de biliyorsun ki sen ilâh değil, âciz bir kulsun. Seni de yaratan Allah’tır. Sen fânisin, yok olacaksın. Fakat benim Rabbim olan Allah ebedidir. Fâni değildir. Mûsâ aleyhisselâm O’nun peygamberidir.

Bu sözlere çok kızan Firavun onu hemen öldürmektense, her gün bir uzvunu keserek başkalarına da bir ders olmasını istedi. Önce tırnaklarını çektirdi. Saçından tavana asıldı. Kamçılarla vücûdundan kan çıkıncaya kadar kırbaçlandı. Bunlara rağmen dininden dönmeyince, Firavun’un kini günden güne fazlalaşıyordu Maşite Hâtun’u bir ağaca bağlattı. Biri 5 yaşında, diğeri de 5 aylık olan iki kız çocuğundan büyüğünü karşısına getirerek şöyle söyledi:

- Ey Maşite, beni tanrı olarak kabûl edersen seni serbest bırakacağım. Maşite, yavrusunun acıklı hâline, bir de Firavun’un hâline baktı. Sonra dedi ki:

- Ben ancak bir olan Allah’a inanıyor ve O’nu kendime ilâh olarak kabûl ediyorum.

Firavun eline geçirdiği bıçakla 5 yaşındaki yavrunun gırtlağını annesinin gözü önünde kesti. Kanını da Maşite’nin ağzına yüzüne sürdürdü. Sonra tekrar hiddetlenerek şöyle sordu:

-  Söyle benden başka tanrı var mıdır?

-  Allah birdir, Allah’tan başka ilâh yoktur.

Bu sefer Firavun 5 aylık kundaktaki yavruyu getirmelerini istedi. Getirilen yavruyu annesine yaklaştırdıklarında saatlerdir süt emmeyen yavru, meme aramaya başladı.

Maşite Hâtun önceki yavrusunun uğratıldığı akıbetini düşündü. İkinci yavrusunun da hunharca kesilmesine bir anne olarak dayanamayacaktı, kararını verdi. Firavun’a Rabbim sensin diyecek, fakat kalben inanmayacaktı. Tam “Rabbim sensin” diyeceği sırada küçük yavru dile gelerek dedi ki:

- Hayır anne, hayır! sabreyle! Rabbim sensin deme! Îmânından aslâ dönme. Firavun’a inanma! Benim için, ablam için, senin için, Allah’ın Cennette hazırlamış olduğu makâmı görüyorum. O makâmı, etrafında sana hizmet etmek için pervane gibi dönen hûrileri de görüyorum.

Firavun ve orada hazır olanlar bu sözü duydular. Tövbe edeceklerine daha da hiddetlenen Firavun, 5 aylık yavruyu da hemen boğazlattı. Fakat Maşite Hâtun ağlamıyor, gülüyordu. Kızının gördüklerini artık o da görüyordu. Ölümünün bir an evvel gelmesini arzuluyordu. Firavun kocasıyla beraber Maşite Hâtun’u ve yavrusunu kaynar kazanın içine attı. Fakat kini hâlâ yatışmamıştı.

 

Bizimle iletişim geçin.

İletişim

Hanımlara Rehber Bilgiler

     Görüş ve önerileriniz bizim için değerlidir! Amacımız size her zaman daha iyi hizmet verebilmektir.

     Bizimle paylaşmak istediğiniz görüş, öneri ya da şikayetiniz varsa ilgili "İletişim Formu"nu doldurarak bize iletebilirsiniz. Bildiriminizi en kısa sürede değerlendirip size geri döneceğiz.

Takip Edin!

Bizi sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilir ve e-posta yolu ile iletişime geçebilirsiniz.

İletişim Formu